Gazi de, İsmet Paşa da demişlerdi ki…
“Eğer Türkiye Cumhuriyeti, İstiklal Harbi’nin gerekçelerine ve “İstiklal-i Tam”ın ana prensiplerine sadık kalacaksa;
1.Maarifi (Eğitim ve Öğretimi),
2.Müdafaası (Savunması yani Silahlı Kuvvetleri),
3.İktisadı (yani kalkınma felsefesi, ekonomisi),
mutlaka -ama mutlaka- “Milli” (Ulusal) olmalıdır.”
Oysa Cumhuriyetten Demokrasiye intikal, nasıl bir manada Kemalizm’den Tanzimatçılığa dönüş olmuşsa; bir başka manada “milli”den“kozmopolit”e; “ulusallaşmak”tan“kültürsüzleşme”ye dönüş olmuştur: Savunması NATO, eğitim ve öğretimi AB/ABD, ekonomisi IMF ve Dünya Bankası olan bir ülkeye, “ulusal” denilebilir mi?
SÖYLEŞİ/Attila İLHAN
30 Ağustos 2004, Cumhuriyet
“Eğer Türkiye Cumhuriyeti, İstiklal Harbi’nin gerekçelerine ve “İstiklal-i Tam”ın ana prensiplerine sadık kalacaksa;
1.Maarifi (Eğitim ve Öğretimi),
2.Müdafaası (Savunması yani Silahlı Kuvvetleri),
3.İktisadı (yani kalkınma felsefesi, ekonomisi),
mutlaka -ama mutlaka- “Milli” (Ulusal) olmalıdır.”
Oysa Cumhuriyetten Demokrasiye intikal, nasıl bir manada Kemalizm’den Tanzimatçılığa dönüş olmuşsa; bir başka manada “milli”den“kozmopolit”e; “ulusallaşmak”tan“kültürsüzleşme”ye dönüş olmuştur: Savunması NATO, eğitim ve öğretimi AB/ABD, ekonomisi IMF ve Dünya Bankası olan bir ülkeye, “ulusal” denilebilir mi?
SÖYLEŞİ/Attila İLHAN
30 Ağustos 2004, Cumhuriyet